15 Eylül 2012 Cumartesi

Sugababes - Three


Kızlar, "Three" ismini verdikleri üçüncü albümleri ile çıtayı biraz daha yükseltmeyi planlıyorlardı. Bu yüzden Brian Higgins'in yanısıra Xenomania ile de birkaç şarkı yaptılar. İşte şimdi bu albümü inceleyeceğim.

01 - Hole In The Head (10/10)
Daha ilk dinleyişte sizi kapıp götüren bir havası var bu şarkının. Akılda kalıcı hatta akla kazınan şarkı diye buna denir kesinlikle. Altyapı içerisindeki gitar vuruşları şarkıya orjinal havasını veren öğe aslında. Nakarat öncesi kısım kafanızda bir sağa bir sola dolanıyor ve şarkı bittiğinde bile en çok hatırladığınız kısım burası oluyor. Video klibinde asi ve kötü kızlar olarak ortalığı dağıtan ancak asaletlerinden hiçbir şey kaybetmeyen oyuncular izliyoruz. Şarkının ileriki zamanlardaki canlı performanslarında stüdyo kaydında olmayan bir reggae kısmı bulunuyor. Albümün çıkış parçası olarak yayınlanan şarkı, ilk haftadan İngilitere listelerinde bir numara olmuştu.
02 - Whatever Makes You Happy (9/10)
Albüm yapım aşamasındayken albüm için her üyenin ayrı bir solo şarkı kaydetmesi planları vardı. Bu planlar süreç boyunca değişikliğe uğrayarak nihayetinde her üyenin "solo ağırlıklı" bir şarkı kaydetmesinin daha uygun olacağı kararlaştırıldı. İşte bu parça, planın bir meyvesi olarak karşımıza çıkıyor. Verse ve nakarat kısımlarında karşımıza sadece Keisha çıkıyor. Diğer üyeler sanki bir gerivokalist gibi arkaplanda kalmışlar. Şarkının yüksek tempolu ve akılda kalıcı yapısı sayesinde parçaya çabucak alışılıyor. Albüm tanıtım turnesinde şarkı listesinden çıkartılmayan tek solo ağırlıklı parça olma özelliğini de taşıyor.
03 - Caught In A Moment (7/10)
Albümün ilk ağır tempolu şarkısı aynı zamanda çok güzel bir videokliple dördüncü single olarak yayınlandı. Nakarattaki baskın Heidi vokalleri şarkının öne çıkan özelliklerinden. Mutya vokalleri en az ilk albümdeki gibi çocuksu bir havaya sahip. Son nakarat öncesi Keisha'nın seslendirdiği köprü kısmı ve nakarattaki adlibleri "Şarkı boyunca nerdeydin?" dedirtiyor insana. Yine de albümeki diğer single'lar kadar başarılı bir çalışma olduğunu söyleyemeyeceğim.
04 - Situation's Heavy (8/10)
Garip bir şekilde başlasa da sonradan düzene giren şarkıdaki aceleci vokaller tempoyu güzel bir şekilde oluşturuyor. Mutya'nın inip çıkan vokallerinin ardından gelen nakaratlarda sırasıyla Keisha, Heidi ve Mutya ana vokal olarak karşımıza çıkıyor. Böyle bir düzen nakaratlara ayrı bir hava katmış ve şarkı boyunca değişiklik tatlar alabiliyorsunuz. Şarkıya "Uuuu" vokallerinden daha çok düzgün bir köprü yakışabilirdi. Yine de albümün öne çıkan parçalarından.
05 - Million Different Ways (9/10)
Şarkı introsu ve nakaratlarda duyduğunuz "Shaway Balabala" vokallerini kafanıza takmazsanız şarkının özüne ulaşabilmeniz mümkün. Sözler şarkının iskeletini oluştururken büyük katkı sağlıyor çünkü hareketli bir şarkıdan böyle anlamlı sözler beklemek her zaman olası olmuyor. Keşke şarkıda dediği gibi geri sarma tuşuna basıp hayatı baştan yaşayabilsek diyor insan şarkıyı dinlerken. Heidi'nin köprü kısmı ise akıllara zarar. Evet middle-8 ustasısın dedik ama bu kadar mı olur? Biz seni gayet net duyabiliyoruz Heidi. Yine mükemmel bir şekilde Heidi imzası atılmış bir parça. Daha ne diyeyim? Ayrıca şarkının bitişi de bir hayli güzel olmuş.
06 - Twisted (6/10)
Şarkının çerez havası var. Daha çok ikinci albüme gidebilecek bir tarzda olması bu albümde sırıtmasına neden olmuş. Filler mı desem b-side material mı desem bilmiyorum ancak şarkıda eksik bir şeyler mevcut. Özensiz, cıvık bir prodüksiyon şarkının potansiyelini yok etmiş. Bu yüzden bonus track yapılmış olabilir. Neyse ki işkence uzun sürmüyor.
07 - We Could Have It All (6/10)
Karanlık bir havaya sahip parçanın altyapısı daha sade tutulmuş. Elektrogitar ve bateri şarkıya asi bir yön katıyor. Yine de diğer albüm parçaları gibi parlamıyor. Evet güzel birşeyler yakalanmış ancak eksik kalan kısımlar şarkıdan alınan tadın eksilmesine yol açmış. Vokaller sıradan, akılda kalıcı kısım nerdeyse yok. Şarkı bittiğinde sadece birkaç tıngırdama hatırlıyorsunuz hepsi bu.
08 - Conversation's Over (8/10)
Yine sözleriyle kasıp kavuran bir orta tempo şarkı. Geleneksel Sugababes kuralı bozulmamış ve Mutya ve Keisha kendi kısımlarını söyleyip middle-8'i Heidi'ye bırakmışlar. İplerin koptuğu yer yine köprü kısmı olmuş ve şarkı bu kısımdan sonra daha bir canlanıyor özellikle Mutya'nın adlibleri bo konuya çok katkı sağlamış. Destansı bitişi ise duyulmaya değer.
09 - In The Middle (10/10)
Tempoyu tekrar yükseltiyoruz. Bu kıpır kıpır şarkı albümün üçüncü single'ı olarak yayınlandı. Aynı zamanda canlı performansı, Sugababes şarkıları içerisindeki en ağır koreografilerden birini içermekteydi. Şarkının bazı remixlerinde Heidi'nin köprü kısmının albüm versiyonunda olmayan bölümünü duyabilirsiniz. Nakarattaki efektler şarkıya kişilik veren etmenlerden. Kesinlikle size kendinizi iyi hissetirecek tür parçalardan. 
10 - Too Lost In You (10/10)
Albümün ikinci single'ı olarak yayınlanan bu ağır tempolu parça, aslında  Patricia Kaas'ın "Quand j'ai peur de tout" adı parçasının bir coverı. Şarkı ağır bir biçimde ilerlerken bir o kadar da güçleniyor. Köprü kısmına gelindiğinde oluşan hava en az James Bond şarkıları kadar kasvetli bir yapıya ulaşıyor. Keisha'nın adlibleri şarkıyı bir basamak yukarı çıkarmakla kalmıyor aynı zamanda Mutyanınkiler ile birlikte akılda kalıcı unsur olarak rol oynuyor. Şarkının remixlenmiş bir versiyonu da "Love Actually" adlı filmde kullanılmıştır. Ucuz Atomic Kitten çakmaları gibi durdukları video klibi ise maalesef o kadar iyi değil.
11 - Nasty Ghetto (8/10)
Sizi alıp götüren bir girişi var. Kızlar bu şarkının kayıt aşamasında stüdyoya uzanıp biraz da kafaları çekmişler ve sonunda bu şarkı ortaya çıkmış. Nakaratı o kadar iyi olmasa da sırf arkaplanda tekrar edip duran kısım için bile dinlenebilir. Aynı zamanda karanlık yana da sahip bir parça. Yani hareketli olmasına rağmen eller havaya değil de daha karizmatik takılalım mesajı veriyor. 
12 - Buster (7/10)
Mutya vokalleri ile başlayan şarkı, yine karanlık bir atmosfere sahip. Arada duyulan opera söyleyen adam vokali biraz ürkütücü. Nakarattaki "No!" kısımları Missy Elliott yandaş vokalleri tarzında olmuş. Heidi'nin vokalleri çok az olmasına karşın kendi kısmını söyleme tarzı çok hoşuma gidiyor bu şarkıda. Keisha'nın konuşarak söylediği bir köprü kısmı mevcut. Bu özellikleri ile fazlasıyla dolu bir şarkı aslında. Canlı performansı da dinlenmeli. 
13 - Sometimes (9/10)
Başta bahsettiğim "solo ağırlıklı" parçalardan ikincisi Heidi'nin. Diğer kızlar gerivokallerde ayırt edilebilir biçimde söylemiş olsalar da, şarkı ağırlıklı olarak Heidi tarafından söyleniyor. İleride karşımıza çıkabilecek solo Heidi çalışmalarının nasıl olabileceği konusunda bir fikir ediniyorsunuz şarkı sayesinde. Heidi'nin asla eller havaya tarzı bir şarkı yapacağını sanmıyorum zaten canlı performanslarında playback yapmazsa nefessizlikten ölebilir. O yüzden bu şarkıda olduğu gibi diva tarzı şarkılarla karşımıza çıkar diye düşünüyorum. Köprü kısmında Keisha'yı duymamız şaşırtıcı aslında. Güçlü bir yapıya sahip şarkı Heidi vokalleri ile son buluyor.
14 - Maya (8/10)
Ölen kardeşi için yazdığı şarkı Mutya'nın solo ağırlıklı parçası olmuş. Altyapısı nerdeyse yok denecek kadar az öğeye sahip. Diğer kızlar sadece nakarat sonrası "Dadada" kısmında duyuluyor. Şarkının acıklı havası boğazınızda düğümlenen lokma gibi içinizi acıtıyor. Çok fazla söylenecek birşey yok.

Sugababes bu albümle kesinlikle pop piyasasına yeni bir hava getirdiler ve albümdeki parçalar ile uzun yıllar dinlenmelerini sağlayacak bir altyapı oluşturdular. Albüm, daha çok grubun ilk albümüne benzer bir sound içeriyor. Biraz karanlık, biraz asi bir yapıda. Ancak albümün Amerika macerası pek iyi gitmedi ve albümün Amerika versiyonu planlanmasına rağmen yayınlanmadı. Elimizde bir tek "Hole In The Head"in Amerika promosyonu için editlenmiş orjinalinde olmayan kısımlar içeren video klibi mevcut. Bütün single parçalarının isimlerinde "In" geçiyor olması da ilginç bir tesadüf. Albüm Sugababes'in en iyilerinden biri olmaya aday.

(8/10)